"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Darbeciler de hesaba gider...

Faruk ÇAKIR
11 Mayıs 2015, Pazartesi
Darbeler tarihinde ayrı bir yeri olan 12 Eylül 1980 darbesine imza atan generallerden Kenan Evren de son nefesini vererek öldü.

Her darbe kötüdür, ama 12 Eylül darbesinin kötülükleri ve tesirleri daha fazla. Çünkü 12 Eylül, kendisinden önceki darbelerden ders almış ve münafıkane iş görmeye çalışmıştır. 

12 Eylül darbesini, bir lise öğrencisi olarak yaşadık. Darbenin öncesine de, sonrasına da belli ölçülerde şahit olduk. Bu darbeye imza atanların en büyük savunması, ülkenin kan denizine dönmüş olduğu yolundaki iddiaydı. Elbette 12 Eylül’e bir günde gelinmedi. Sonraki yıllarda çok daha iyi anlaşıldığı üzere, Türkiye’de darbe için zemin hazırlanmıştır. Bugün bile şu can alıcı sorunun tatmin edici cevabı verilememiştir: “11 Eylül’de akan kan, ne oldu da 12 Eylül’de bıcak gibi kesildi?”

Ülkenin darbe zeminine sürüklenmemesi mümkündü. Evet, ortada bir anarşi vardı, ama istense önlenebilirdi. Elinde silâh tutanlara her türlü maddî ve manevî imkân sunulmuş, ancak bu imkânlar anarşiyi önlemek için kullanılmamıştı. Yani, 11 Eylül’de olmayan yeni bir imkân, yeni bir silâh, yeni bir ‘yetki’ 12 Eylül’de var olmadı... 

Her darbe döneminde olduğu gibi faturayı millet ödedi. Darbeciler bilhassa Demokrat siyasetçileri mağdur etti ve siyasetin merkezini dağıttı. Yaşadığımız siyasî ve ekonomik sıkıntıların temelinde 12 Eylül darbecilerin başlattığı uygulaları vardır. Millete yapılan en büyük kötülük de, 1982 Anayasası oldu. Öyle bir anayasa hazırlandı ki, aradan neredeyse yarım asır geçti ve bu ‘deli gömleği’ni Türkiye sırtından atamadı. Aynı şekilde, siyasî partiler kanunu da siyaseti kilitledi.

Darbeciler, meydan meydan gezerek siyaseti ve siyasetçileri kötüledi. En hafif sözleri, “Tencereyi kirlettiler” demek oldu. Yıllar süren bu karalama kampanyası, milletin siyasete ve siyasetçiye bakışını da değiştirdi.

Tabiî ki asıl kahramanlık, darbecilerin öldüğü gün değil, darbe yaptıkları gün konuşabilmektir. Darbeciler, “Bizim yaptığımız anayasaya millet kabul oyu verdi” diyerek uzun yıllar kendilerini savundular. Bir yönüyle haklıydılar, çünkü darbecilerin hazırladığı anayasa, yüzde 90’ın üzerinde kabul oyu almıştı. Ancak bu referandumun, bu seçimin adil bir seçim olduğunu hiç kimse iddia edemez. “Hayır” demenin yasak olduğu bir seçim, bir referandum olabilir mi? 1982 Anayasasına ‘hayır’ demek yasak olduğu gibi, ‘hayır’ oyunun renginden bahsetmek bile suçtu! 

Evren’den, 12 Eylül’den ve Anayasa’dan bahsedip de Yeni Asya’dan bahsetmek olmaz. Herkesin darbecilere methiyeler sıraladığı darbe yıllarında Yeni Asya, açık bir şekilde hem anayasaya hem de darbecilerin başka uygulamalarına itiraz etti. Hatta, referandumda 1982 Anayasasına ‘hayır’ oyu verilmesini yazdığı için mütedeyyin insanlardan bile tepki aldı! Onlara göre 12 Eylül anayasası okullarda ‘mecburi din dersi’ni getirmişti. Bundan daha iyi hizmet olur muydu? Yeni Asya, bu kandırmacaya gelmedi ve anayasa ‘hayır’ dedi. Bu sebeple, keyfi bir surette 470 gün kapatıldı. 

Aradan yıllar geçti ve bugün 12 Eylül darbecilerini haklı bulan kimse kalmadı. Keşke bugün Evren’e itiraz edenler ilk gün, darbe günlerinde bu itirazlarını dile getirebilseydi...

Kanun önündeki mahkûmiyetleri ertelenmiş olsa da, millet nezdinde zaten mahkûm olmuş durumdadırlar. Kader hürmünü icra ediyor... 

Okunma Sayısı: 1581
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Hüseyin İLHAN

    11.5.2015 10:48:46

    Dünyada eliniz güçlü iken zalimlik ederdiniz,tesettür olan başörtüsüne yasak getirdiniz,hatta bunun için güya bzı nisa taifesi nedeni ile örtünün OSMANLI da başladığını söylecek kadar İLİM ERBABI! ahmaklığını gösterdiniz ey NETEKİM ve avaneleri.ŞİMDİ ŞAŞMAZ ADALET,GİSLENMEZ HAKİKATLERİN sahibi herşeyi gören rabbimin hesabında hesap veriniz.ZEBANİLERİNİZ KUVVETLİ,ATEŞİNİZ BOOOL ,ÇEKTİKLERİNİZ AZİM OLSUN.

  • abdullah

    11.5.2015 05:50:50

    Yeni Asya'yı okuyup anlasaydılar o günlerde, şimdiki duruma düşmezdi konseycileri sevenler NETEKİM.YENİ ASYA yazıyorsa doğrudur.sözü'nün idrak edilmesi için35-40 yıl'ın geçmesimi lazım,hesabımız çok çetin geçecektir ve de görülecektir NETEKİM.dayansın ehl-i kubur.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı