"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bu habere sevinelim mi?

Faruk ÇAKIR
20 Eylül 2016, Salı
Bir ülkede eğitimin başarılı olup olmadığı cezaevlerindeki durumdan da anlaşılabilir.

Cezaevlerinde yer yoksa ve hatta yeni cezaevleri yapılmak isteniyorsa orada iyi bir eğitim sisteminden bahsetmek mümkün değil. 

Gazetelerde yer alan bir habere muhtemelen sevinenler de olmuştur, ama üzülmek gerektiğini hatırlatmak isteriz. Habere göre önümüzdeki 5 yılda 174 yeni cezaevi yapılacakmış. Sebebi, cezaevlerindeki yığılmayı önlemek olarak açıklanmış. 

Hatırlamak lâzım ki son günlerde 40 bine yakın mahkum, yeni tutuklulara yer açmak için ceza sürelerini doldurmadan erken tahliye edilmişti. Cezaevleri meselesi Türkiye’nin kanayan değil, maalesef kangren olmuş meselelerinden biri ve belki de en birincisidir. 

İşte bazıları sevinse de insaf ehlinin üzülmesi gereken haber özetle şöyle: “Darbe girişimi sonrası yapılan tutuklamalarla cezaevlerinin kapasiteleri aşılmaya başlanınca yeni binalar yapılmasına karar verildi. Türkiye’de önümüzdeki 5 yıl içinde 174 cezaevi yapılacak ve kapasite 101 bin 182 artırılacak. Yeni yapılacak cezaevlerinin hızla yapılabilmesi için 1 Eylül 2016 tarihinde yayımlanan 674 Kanun Hükmünde Kararname’de (KHK) kolaylıklar getirildi. Resmi Gazete’de yayımlanan KHK’ya göre 5275 sayılı kanuna geçici madde eklendi. Bu maddenin süresi ise 1 yıl olarak belirlendi. 1 Eylül 2017 tarihine kadar geçerli olacak KHK’ya göre yeni cezaevi yapımında bazı maddeler zaman kazanma adına uygulanmayacak. Yapılan yeni düzenlemeye göre, cezaevi yapamına karar verildiğinde, Adalet Bakanlığı’nın yatırım bütçesinde bulunmasına gerek yok. Daha önceki kanuna göre bir alana cezaevi yapılabilmesi için o şehrin imar planlarında bu alanın ‘resmi hizmet alanı’ olarak gözükmesi gerekiyor. Ancak bu uygulama 1 yıllığına askıya alındı. 1 Eylül 2016 tarihli KHK’Ya göre imar planı ve onay süreci beklemeksizin vaziyet ve avan proje üzerinden ceza infaz kurumu yapım işi ihaleleri düzenlenebilecek.” (Vatan g., 16 Eylül 2016)

Keşke Türkiye yeni cezaevleri yapmak durumunda kalmasa. Keşke 174 cezaevi yerine 274 kütüphane yapsa, yapabilse, buna talep olacak bir eğitim sistemi hayata geçirebilmiş olsa. Keşke de keşke...

Yeni cezaevleri yapılacak haberi üzerinde kara kara düşünürken, başka ‘dünya gerçekleri’yle de yüzleştik. Belgeselci ve fotoğrafçı Cemal Gülas, twitter hesabında şunları yazdı: “Helsinki’de fotograf çekiyorum, şehir hapisanesini görelim dedik. Dediler ki şimdi kimse yok haftasonu trafik suçu işleyen iki kişi gelecek. 

Mahkumları görelim dedik. Gösterdiler. Biri Türk öbürü de Faslı. Türk, dönerciymiş trafik cezasını ödeyemediği için cumartesi pazar geliyormuş. Faslı ise kaldırıma park etmiş, komşular uyarmış yine park emiş. 10 gün falan ceza vermişler. Bizde hapishanelerde yer yok af çıkarıyoruz.” (@CemalGulas, 19 Eylül 2016)

Bu tablo karşısında övünmek mi dövünmek mi gerekir, siz karar verin. Üzücü olan, yeni cezaevleri yapma durumunda kalmaktır. Keşke başta eğitim ve adalet sistemi olmak üzere bütün sistemlerimiz düzelse de Helsinki gibi cezaevlerimiz boş kalsa. Belki ondan sonra o binalar kütüphane de olur!

Hayaldi, gerçek olsun! Ya da, hayali de güzel değil mi?

Okunma Sayısı: 5497
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı