Kuruluşundan beri ağır eleştiriler alan Birleşmiş Milletler, hatalarını düzeltmek ve kuruluş maksadına uygun işler yapmak için çeşitli toplantılar yapıyor. Bu toplantılardan biri de üst düzey katılımlı “BM reformu Toplantısı” olmuş.
ABD tarafından New York’ta düzenlenen ve çoğunlukla devlet başkanları ya da cumhurbaşkanları seviyesindeki siyasetçilerin katıldığı toplantıda belki de en ağır eleştiriyi BM Başkanı Antonio Güterres yapmış.
“Prosedürlerin kolaylaştırılması, karar alma süreçlerinin yerelleştirilmesi, şeffaflığın arttırılması, verimlilik ve hesap verebilirlilik konularında geniş kapsamlı yönetim reformu projesi yürütüyoruz” diyen Guterres, “Bazen kendi kurallarımızın, bizim etkisiz olmamız için kurulmuş bir komplo olabileceği düşüncesine kapılıyorum” şeklinde konuşmuş.
En üst seviyedeki bir BM yöneticisinin bu tesbiti yapmış olması BM’de reform yapma ihtiyacının herkes tarafından hissedildiğini ve belki de çok geç kalındığını göstermez mi?
BM’den yardım bekleyen muhtaç durumdaki insanlar için reform yapılmasının bir zorunluluk olduğunu ifade eden Guterres, bir başka konuşmasında da, küresel kalkınma hedeflerine ulaşmak için küresel finansın yeniden şekillendirilmesi gerektiğini hatırlatmış.
BM 72. Genel Kurul çalışmaları kapsamında dünya liderlerinin BM Genel Kurulu’na hitap edeceği haftanın ilk gününde düzenlenen üst düzey toplantıda konuşan Guterres, “Küreselleşmenin olağanüstü faydalar getirdiğini biliyoruz, ancak bunun aslında eşitsiz ve sürdürülemez kaldığı da açıktır. Gezegendeki birçok insan aşırı derecede yoksulluk çekiyor” ifadelerini kullanmış. (AA, 19 Eylül 2017)
Mevcut durumun “korku, endişe ve rahatsızlık” ürettiğini kaydeden BM Genel Sekreteri Guterres, 300 trilyon dolarlık finansal varlıkları yöneten küresel finansal sisteminin amaca hizmet etmediğini belirtmiş.
BM Genel Sekreteri Antonio Güterres’in, “Bazen kendi kurallarımızın, bizim etkisiz olmamız için kurulmuş bir komplo olabileceği düşüncesine kapılıyorum” demesi belki de bu güne kadar yapılan BM eleştirilerinin en can alıcı ve en doğru olanıdır. Tabiî ki bu tesbiti yapanın BM Genel Sekreteri olması tesbiti ayrıca önemli kılıyor. BM’nin iradesinin 5 ülkenin ‘keyfine’ tabi tutulmuş olması sistemin başarısız olmasının planladığına en büyük delil olsa gerek. Bu sistemden hakikî adalet çıkmayacağını aklı başında her insan anlamaz mı? Bunu bilmek için yüksek seviyeli yönetici ya da siyasetçi olmak da gerekmez. 200’e yakın ülkenin üye olduğu bir sistemin 5 ülkenin keyfine tabi olması ve onlara veto hakkı tanınmış olması nasıl kabul edilebilir? Nasıl böyle bir sistemden adalet üretmesi beklenebilir?
BM Başkanı Antonio Güterres bu sözlerini sadece “güzel sözler söylemiş olmak için” kullanmadıysa lütfen gereğini de yapsın. BM’de ciddî bir reform yapılması gerektiği artık gizlenemez bir gerçek halini almıştır. Dünya idarecileri de bunu görmüş olmalı ki bu ölçüde bir toplantı için biraraya gelmiş durumdalar.
Lütfen, güzel sözler ve doğru tesbitler toplantı salonlarında kalmasın, hayata geçirilsin. İnsanlığın sadece güzel sözlere değil, güzel icraatlara da ihtiyacı var.