Bir hasta ziyareti vesilesiyle Pazar günü Ankara’daydık. Bayram arefesinde olmamız sebebiyle trafik kazaları da gündemde.
Yolculuğu vesile edip, hem trafik hem de Ankara’da karşılaştığımız bazı hususlar üzerindeki notlarımızı paylaşmak azru ettik. Kurban Bayramı vesilesiyle ‘resmi tatil’in uzaması ve eğitim yılının başlama tarihinin de ertelenmesi değişik tenkitlere sebep oldu. En başta, ‘bayram’ların tatillerle hatırlanması ve asıl anlamından uzaklaştırıldığı yönünde tenkitler geliyor. Katılan olur, katılmayan olur; ama ortada bir vak’a var: Artık dini bayramlarımız da tatillerle, gezilerle ve daha da üzücü olan, eğlencelerle birlikte hatırlanır oldu. Ki bu iyi bir şey değil...
Umumi anlamda eğitim sisteminden, eğitimdeki muhtevadan şikâyetçi olduğumuz için; okulların geç açılması, çocuklarımız daha az gün olukla gitmesine çok da itiraz etmiyoruz. Okula gidilen günlerde kaliteli, Türkiye ve dünya gerçeklerine uygun bir eğitim verilse yeterlidir. Bugün değilse bile bir gün mutlaka Türkiye bunu gerçekleştirmeli.
Bayram, ziyaret ve tatil denince yolları konuşmamak olmaz. Acı bir gerçek ki, bayramlar sebebiyle trafikte büyük bir yoğunluk yaşanıyor. Geçmiş yıllara nisbetle daha iyi olsa da, ihtiyaca cevap vermeyen yollar da var. Daha önce de başka vesilelerle hatırlatmış olduğumuz üzere, anlamakta zorlandığımız bazı hususlar var. Mesela, İstanbul’dan Ankara istikametine giderken ya da gelirken İzmit yakınlarındaki Kandıra Kavşağı (yaklaşık olarak 15 km boyunca) yol hâlâ ve niçin 2 şeritlidir?
Düşünün ki Ankara’dan İstanbul’a doğru geliyorsunuz. Bolu’dan sonra Adapazarı üzerinden 3 şerit geliş, 3 şerit de gidiş olmak üzere hizmet veren bir otoban var. İzmit/Kocaeli’ne yaklaştığınız için trafiğin de yoğunlaştığı Kandıra Kavşağı yaklaşımında ve devamında kilometrelerce yol 2 şeride düşüyor. Daha az trafiğin olduğu yerlerde, mesela Bolu-Ankara arası 3 şerit yol varken, trafiğin yoğunlaştığı İzmit yakınlarında otoyolun 2 şerit olması kabul edilebilir mi? Kandıra İzmit istikametinde ilerlerken eğer yanlış görmediysek, 2 ayrı tünel de yine 2 şeritli...
“Bu yollar yapıldığında imkân bu kadarmış, ihtiyaç bu kadarmış, ancak bu kadar yapılabilmiş” denilebilir. Aradan bunca yıl geçtiği halde bu ara yol niçin halâ 2 şerit olarak duruyor? Tekrarlamaya gerek yok ki, İzmit’e ve İstanbul’a yaklaştıkça trafik yoğunluğu artıyor. Bolu’dan itibaren 3 şerit akan trafiğin, İzmit’e yaklaşınca 2 şeride düşmesi trafiği durma noktasına getirmiyor mu?
“İyi de sen ‘yol mühendisi’ misin? Sen düşündün de ‘devlet’ bunu düşünmedi mi?” diyenler de olabilir. Nitekim, bu meseleyi anlattığım bir ‘dost’um, “Ne yani sen bunu düşündün de Cumhurbaşkanı, Başbakan, Vali, Kaymakam, Karayolları Genel Müdürü düşünmedi mi?” diye itiraz etti. Onların ne düşündüğünü bilmiyorum ve ben ‘yol mühendisi’ değilim; ama ‘yolcu’yu ve sürücüyüm. Ayrıca, memleketim Rize’den ve icap ettiğinde Ankara’dan İstanbul’a gelirken bu yolu kullanıyorum. Dolayısı ile yaşanan sıkıntının farkındayım. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Vali, Karayolları Genel Müdürü ya da başka ‘devlet’ yöneticileri bu yolu kullanmayıp ‘üssten/uçakla’ yolculuk yapıyor ve bu sebeple yaşanan sıkıntının farkına varmıyor olabilirler.
Bir Allah’ın kulu çıksın desin ki, “Hayır, bu yolda ekstrada yol sıkışıklığı, tıkanma olmuyor. Trafik, su gibi akıp gidiyor.” Diyemezler, günkü Kandıra Kavşağı ve İzmit istikametindeki yol ve tüneller orada!
Kazasız ve belasız yolculuk ve bayram günleri temennimizle...