"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Teröre yanlış teşhis yanlış konsept

Cevher İLHAN
03 Ocak 2017, Salı
Yeni yılın ilk saatlerinde çoğu Arap ülkelerinden 25’i yabancı uyruklu 39 kişinin katledildiği, hâlen 4’ü ağır 60’tan fazla yaralının verildiği gece kulübü saldırısıyla süren varta, terörle mücadelenin salt silâhlı yöntemlerle başarılmayacağını bir kez daha açığa çıkarıyor.

Bu vetirede güvenlik uzmanları, açık açık “Türkiye’nin çok zamanlı, çok katmanlı, çok aktörlü ve çok amaçlı ‘yeni nesil asimetrik bir savaş’ın etkisine girdiğini” belirtiyorlar. 

Gerçek şu ki, baştan beri Türkiye’nin korktuğu başına geliyor. 

Her defasında olduğu gibi yine “terörün vahşet ve cinâyet olduğu, kökünün kazınacağı” tekrarlandı, tekrarlanıyor. “Türkiye’yi istikrarsızlaştırıp kaos ortamını hedeflediği”nden şikâyet ediliyor. “Farklı terör örgütlerinin ülkede arttığı” demeçleri verilerek yine güvenlik toplantıları yapılıyor, yine “istihbarat zâfiyeti”nden, “yeni yapılanma”dan, “yeni güvenlik konsepti”nden bahsediliyor.  

Ne var ki bütün kınamalar ve lânetlemeler, yakınmanın ötesine geçmedi, geçmiyor. Zira terör operasyonlarından sonra, sayıları verilerek onca “teröristin etkisiz hale getirildiği” açıklamalarının terörü bitirmediği, öldürmekle “terörün kökünün kazınmadığı”, bataklığın kurumadığı bir defa daha açığa çıkıyor.

100’DEN FAZLA CANLI BOMBA!

Vakıa şu ki, 37 senedir PKK’lı teröristleri “etkisiz hale getirmek”le yok olmadığı resmi raporla itiraf ediliyor. Genelkurmay eski Başkanı Başbuğ’un, 6 Temmuz 2010’da, “1984’ten 2010’a kadar 26 yılda 30 bin teröristin öldürülüp 10 bininin yaralı ve teslim alınmasıyla toplam 40 bine yakın terörist etkisiz hale getirildi. Güvenlik kuvvetleri beş defa PKK’yı bitirdi; lâkin ‘terör örgütü dağıldı, bitti’ diye yanlış algıladık, ama aslında terör örgütü bir türlü bitmedi” yakınması bunun tesbiti. 

Zira “etkisiz hale getirilen teröristler”in yerine dağ kadrosundan ve bir türlü engellenemeyen dağa çıkışlarla yeni teröristler katılıyor; terör yok olmuyor. Kırsalda ve şehirlerde terör eylemleri ve saldırıları artıyor. 

Dördüncü ayında 43 şehidin, onlarca yaralının verildiği Fırat Kalkanı Harekâtı’nda da sık sık “etkisiz hale getirilen teröristler”in sayısı açıklanıyor. 

Ne var ki bir aydır El Bab’da da “ifnâ edilenler”in yerine yenileri kaydırılıyor. 

Kaldı ki, başta 911 kilometrelik Suriye hududu olmak üzere beş-altı yıldır yol geçen hanına dönen sınırlardan binlerce militanın sızdığı, benzer intihar saldırılarını yapmak için 100’den fazla canlı bombanın yurt içine salınıp dolaştığı belirtiliyor. 

HÂLÂ SİYASİ HESÂPLARLA…

İşin garibi , son bir aydaki dört büyük saldırı ile son bir yılda 20’yi aşan terör saldırılarının önlenememişken, iktidar cânibinde, iktidara yakın medyada, “terör örgütünün büyük darbe yiyip sıkıştığı için bu tür eylemleri yaptığı” türü yorumlar yapılıyor.

Ortada fevkalâde ciddi bir “önleyici istihbarat” sorunu varken, bazı akl-ı evvellerin, vahameti “bölgesel güç haline gelen Türkiye’nin çelmelenmesi” yorumlarıyla örtmeye çalışmaları. 

En vahimi de, hâlâ siyasi mülahazalarla ve yüksünmeden “terör halinin on – on beş sene devam edebileceğini” söyleyip âdeta “sürecin gereği” olarak görmeleri. 

Kısacası, terörle mücadelede yanlış teşhisle yanlış konsept sürüyor. 

Oysa her defasında onlarca can alan kanlı terör belâsının üstesinden gelebilmek için, öncelikle iç barışın ve bütünlüğün sağlanması şart.

Bunun için de “kutuplaştırma siyaseti”ne bir an evvel son verilmeli. 

Okunma Sayısı: 4116
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • mehmet

    3.1.2017 11:00:17

    ülkedeki insanlar sürekli birbirine karşı biyeleniyor.Ve artık dış düşmanı değil birbirini suçlu görüyor.Zira herkesin birbirine öteki olarak baktığı bir yerde iç barış mümkün değil.Oynanmak istenen en büyük oyun milletin birbirine düşmesi ve en sonunda bölünerek birbirini tüketmesi.Allah bunları planlayanları ve aktörlerini kahrı perişan eylesin

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı