"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ahlâkî ve mânevî çöküş (3)

Cevher İLHAN
27 Haziran 2016, Pazartesi
Türkiye’de ahlâkî ve mânevî dejenerasyon, müstehcen görüntüleri, açık-saçıklığı, çarpık ilişkileri ve şiddeti özendiren neyting peşindeki sorumsuz televizyon yayınlarıyla, medyatik zehirlenmenen yanısıra sosyal medya ve internet körpe zihinleri zehirleyip toplumu felç eden felâkete atıyor.

“Sosyal paylaşım siteleri”yle internet ağı, ahlâkî değerleri çürüten, insanları yalnızlaştıran, yeni “çağdaş hastalık”, büyük tahribat yapıyor.

Bu konuda Diyanet İşleri Başkanı’nın, daha çok maddî refah peşinde koşmanın, açgözlülükle icâd edilen ölümcül silâhların, çevre ve “aşırı bilgi kirliliği”ne dikkat çekerek, gençliği ve toplumu tahrip eden, mânen de erozyona uğratan, en fazla şefkat ve merhamete muhtaç çocuklar, gençler etkileyip âile değerleri zedeleyen internetteki facebook, twitter gibi sosyal paylaşım ağlarını “zehirli aygıtlar olarak tanımlaması oldukça çarpıcı…

İNTERNET VE SOSYAL MEYDA TAHRİBATI

En vahimi, insanlığın rahatı ve huzuruna hizmet amacıyla icâd edilen teknolojik araçların başında gelen internetin, inanç ve ahlâkta kargaşa türetmek, milletleri mânevî ümitsizliğe sevkeden, bilhassa çocuklarda ve gençlerde süflî cinsî arzuları uyandırıp sefahetin zebûnu haline getirmesi. Ulvî insanî duyguları dumura uğratıp insanlığı mânen tahrip etmesi. Çoğu hâriçten ithal mâlı ahlâk bozucu müstehcen filmler ve diziler, inanç ve ahlâkî çöküntü çukuruna düşürmesi.

Araştırmalarla ve anketler, “internet alışkanlığı” “hastalığa” dönüşerek âile ve sosyal çevre ilişkilerini bozuyor; sağlığa zarar veriyor. Psikolojik rahatsızlıklara, kişilik bozukluklarına, hırçınlaşmaya, hayata küsmeye sebebiyet veriyor. Hayal kırıklıklarına, hırçınlaşmaya ve hayata küsmeye sebebiyet veriyor. İnsanlarla diyalogu koparıyor, sağlığa zarar verip eğitimde başarısızlığa, kültürel yabancılaşmaya, dilde yozlaşmaya yol açıyor, iş ve okul performansını düşürüyor.

Uzmanların testiyle, teknolojinin gelişip yaygınlaşmasıyla ortaya çıkan internet bağımlılığı toplumu ilgisizleştiriyor. Ankara’yı kan gölüne çeviren, 37 kişinin hayatını kaybettiği, 125 kişinin de yaralandığı saldırı akşamı can pazarı kargaşasında Türkiye’nin haber kanallarına açık farkla her dört evden birinde televizyondaki Survivor yarışmasının izlenmesi vahametin göstergesi.

Dahası nikâhsız beraberlikler, âileyi bozucu sıradışı pespaye yaşantılar açıkça örnek gösterilip övülüyor.

Kısacası, “sosyal medya” tam bir sosyal felâket”e dönüşmüş. Televizyonla birlikte internet üzerinden, “sosyal paylaşım” sitelerinde lanse edilen filmlerde, alkol, uyuşturucu, zararlı ve kötü maddelerin kullanımı teşvik ediliyor.

MADDÎ VE MÂNEVÎ TEDBİR

Her 100 çocuktan ancak 5’inin bir konuyu araştırmak için internete girdiği; müstehcenlik, şiddet, gayr-ı ahlâkiliğin toplumu dejenere edip içten içe çökerten yeni yeni tâun ve vebânın sosyal medya kanallarıyla tetiklendiği başta TBMM ve Emniyet olmak üzere, resmî ve özel kuruluşların raporlarıyla ortada. Kontrol mekânizmasını kaybeden çocuklar ve gençlerin büyük çoğunluğu sadece oyun oynuyor; sanal âlemde vuruyor, kırıyor, “öldürüyor.”

Özetle televizyon nimeti gibi “internet” de serâpa zarar ve tahribe dönüşen bir “nıkmet” olmuş. Her fırsatta halka karşı “cam”dan tekrarlanan ve sadece siyasî ranta dönük tumturaklı nutuklar, kendinden menkul sadece yakınan ve suçlayan söylemlerle “suçla mücadele”de bir yere varılmıyor.

Bunun içindir ki, lâf değil, icraat lâzım. Ne var ki, resmî raporlarla ve itiraflarla müstehcenliği, ahlâk dışılığı, kumarı terviç eden onca televizyon dururken sırf siyasî iktidara kayıtsız şartsız taraftar olmayan televizyonları “kayyım” atayıp uyduran çıkarmakla karartan AKP iktidarı, hiçbir ciddî tedbir alınmış değil. Tahribatçı sosyal medya serbest; “internetteki zararlı yayınlarla mücadele”de, bir tek iktidarın yanlışlarını eleştirip yarıda bulunan internet siteleri sosyal medya kanalları kapatılıyor.

Ahlâkî ve mânevî karşı, siyasî iktidarın şikâyetle kalmaması, tedbir alması; başta Millî Eğitim Bakanlığı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu olmak üzere ilgili mercilerin, televizyon ve internetteki ahlâk dışılık, şiddet, kötü alışkanlıkları özendiren yıkıcı yayınlar internet–sosyal medya tehlikesine karşı âcilen köklü maddî ve mânevî tedbirleri alması gerekiyor…

Okunma Sayısı: 1976
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı