Dünya üzerinde yılda yüz binlerce çocuğun yaralanmasına veya ölmesine sebep olan kazalar, okul çağı çocuklarda önemli bir yer tutuyor.
The National Safe Kids Campaign verilerine göre, her yıl 14 yaş ve altında 14 milyondan fazla çocuğun geçirdikleri kazalara bağlı yaralanmaların yüzde 10-25’i okul ve okul civarında meydana geliyor. A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Ayşegül Nuhoğlu İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun okul içindeki personeli koruduğunu, ancak çocukları korumadığını ileri sürdü.
Türkiye’de Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı 50 binden fazla eğitim kurumunda okul öncesi, temel eğitim ve orta öğretim çağında bulunan 5-18 yaş arası 17 milyon civarında öğrenci, öğrenim görüyor. 800 bin civarında öğretmen, idareci ve personel görev yapıyor. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanunuyla, en az bir çalışanı olan tüm işyerlerine, okullara, hastanelere ve apartmanlara 1 Ocak 2013′ten itibaren risk değerlendirmesi yaptırma zorunluluğu getirildi. Okullar dahil tüm işyerlerini içine alan kanuna istinaden analizi yaptırmayan kurumlar çeşitli oranlarda para cezalarına çarptırılıyor.
Risk analizinin, işyerinde, okulda ve hastanede çalışanlar temelinde yapıldığına vurgu yapan A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Ayşegül Nuhoğlu, şunları kaydetti: “Kurumlarda çalışanları etkileyen riskler dikkate alınarak analiz yapılıyor. Bu sebeple de özellikle okul ve hastanelerde yapının içerisinde olan ama konumu tariflenmeyen hasta ve öğrencilerin durumları yeterince dikkate alınıyor mu? Ülkemiz mevzuatında bu şekilde topluma hizmet verilen alanlarda risk analizi çerçevesi açık olarak ifade edilmemiştir. Dolayısıyla mevzuat dikkate alınarak yapılan risk analizlerinde sadece çocuk oldukları için etkilenmelerine sebep olacak riskler değerlendirme dışı kalabilmektedir.”