Kamuoyunda torba kanun olarak adlandırılan 6111 sayılı kanun, vatandaşlara vergi ve sosyal güvenlik prim affına ilişkin hükümlerin dışında sosyal güvenlik ve emeklilik durumlarında belirleyici olan bir çok yeni hüküm getirmiştir.
Torba yasa ile getirilen bu hükümlerden birisi de Bağ-Kur’lulara erken emeklilik yolunun açılmasıdır. Şöyle ki; 5510 sayılı kanunun “Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi” başlıklı 53' üncü maddesinin birinci fıkrasında; “Sigortalının, 4' üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tâbi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılır” hükümleri bulunmaktaydı.
Kanun metnindeki bu hükümlere göre, 6111 sayılı torba kanunun yürürlük tarihi olan 01.03.2011’den önce bütün esnaf, sanayici tüccar ve şirket ortakları, meslekî faaliyetleri devam ederken bir işverene bağlı olarak 4/a sigortalısı (eski adıyla SSK’lı) olarak çalışamazlardı. Esnaf ve şirket ortaklarının 4/a sigortalısı olarak çalışabilmeleri için, mutlaka 4/b sigortalısı sayılmalarını gerektiren faaliyetlerini sona erdirmeleri gerekirdi. Örnek olarak, 12.05.2010 tarihinden itibaren limited şirket ortağı olan Bay A’nın şirket ortaklığı devam ederken 01.01.2011 tarihinden itibaren bir işverene bağlı şekilde 4/a sigortalısı (SSK) olarak çalışmaya başlamıştır. Bu durumda Bay A, şirket ortaklığını kapatmadan 4/a sigortalılık statüsü kapsamında çalıştığı için, 4/a sigortalılık süreleri iptal edilecek ve şirket ortaklığından dolayı 4/b sigortalılık süreleri geçerli olacaktır. Örnekten de görüleceği üzere, 6111 sayılı torba yasadan önce esnaflar ile şirket ortaklarının ortaklıklarını terk etmeden SSK’lı olarak çalışmaları mümkün değildi.
6111 sayılı torba yasanın “Sigortalılık Hallerinin Birleşmesi” başlıklı 53'üncü maddesine göre belirlenmektedir. 5510 sayılı kanunun 53'üncü maddesinin birinci fıkrası 6111 sayılı kanunun 33'üncü maddesiyle değiştirilerek; “Sigortalının 4. maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statüleri ile (c) bendinde yer alan sigortalılık statüsüne aynı anda tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılır. Ancak, sigortalılık hallerinin çakışması dolayısıyla Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalılığı esas alınanlar, yazılı talepte bulunmak ve Kanunun 82. maddesine göre belirlenen prime esas kazanç alt sınırı ve üst sınırına ilişkin hükümler saklı olmak kaydıyla, esas alınmayan sigortalılık statüsü kapsamında talep tarihinden itibaren prim ödeyebilirler. Bu şekilde ödenen primler; iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan haklar yönünden, Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılık statüsünde, kısa vadeli sigorta kollarından sağlanan diğer yardımlar ile uzun vadeli sigorta kollarından sağlanan yardımlar yönünden ise Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalılık statüsünde değerlendirilir. Bu fıkra hükümlerine göre ödeme talebinde bulunulduğu halde ait olduğu ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenmeyen primlerin ödenme hakkı düşer…” şeklini almıştır.
Bu değişiklikle birlikte, şirket ortakları ile 4/b sigortalılık kapsamındaki diğer bütün kişiler, 4/b sigortalısı sayılmalarını gerektiren işyerlerini kapatmadan 4/a (SSK) sigortalılık statüsü kapsamında çalışmaya başlayabileceklerdir. Bu durum ise, eski adıyla Bağ-Kur’lular yeni adıyla 4/b sigortalıları olarak adlandırılan esnaf, sanayici, tüccar ve şirket ortaklarına erken emekli olma imkânını sağlamıştır. Çünkü, 2829 sayılı hizmet birleştirme yasasının “aylığı bağlayacak kurum” başlıklı 8'inci maddesine göre, birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden emekli olacak kişilerin son yedi yıllık fiilî hizmet süresi içinde fiilî hizmet süresi fazla olan kurum hangisiyse, o kurumdan (eski adıyla Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı) emekli olunmaktadır. Buna göre, emekliliğine son yedi yıl kalan kişiler bu yedi yıllık sürenin içinde son üç buçuk yılını (1261 gününü) SSK’lı olarak geçirirlerse, SSK şartlarında emekli edilmektedirler. Vatandaşların SSK şartlarında emekliliği Bağ-Kur’a göre daha erken yaş ve daha düşük hizmet süreleriyle gerçekleştiği için, insanlarımız sürekli olarak SSK şartlarında emekli olmak istemektedir.
Ancak, Bağ-Kur kapsamında sigortalı olanlar 5510 sayılı kanunun 53'üncü maddesi hükümleri elvermediği için, 6111 sayılı kanunla yapılan değişikliğe kadar işyerlerini kapatmadan veya şirket ortaklıklarını bırakmadan SSK kapsamında sigortalı olamıyorlardı. İşte 5510 sayılı kanunun 53'üncü maddesinin birinci fıkrası 6111 sayılı kanunun 33'üncü maddesiyle değiştirildiği için, artık şirket ortakları gibi diğer bütün kendi nam ve hesabına çalışan 4/b sigortalıları yani Bağ-Kur’lular, işyerlerini kapatmadan SSK şartlarında sigortalı olabilecek ve son 1261 günlük süreyi SSK şartlarında prim öderlerse, SSK şartlarında daha erken emekli olabileceklerdir.
NOT: Her hafta Perşembe günleri bu köşede olacağız. Soru sorun cevaplayalım. E-posta: [email protected] , [email protected]