CEVAP: Kızınızın başına gelen olay SGK mevzuatında acil durum olarak adlandırılmaktadır. Acil durumlarda SGK ile sözleşme yapmış hiçbir sağlık kuruluşu sosyal güvencesi SGK olan hastadan fark ücret talep edemez. Bundan sonra böyle bir olay başınıza geldiğinde, hastane yetkililerine parayı ödemek istediğinizi, ancak bunun karşılığında sizden talep edilen fark ücret tutarının detaylı faturasını talep edin. Çünkü, 2012 yılı Sağlık Uygulama Tebliği’ne göre, SGK ile sözleşmesi olan bütün sağlık kuruluşları hastalara yaptıkları her bir işlemin bedelini Sağlık Uygulama Tebliği’nin hangi madde numarasına göre, talep ettiklerini belirtmek zorundadırlar. Detaylı olarak işlenmiş faturayı hastaneden aldığınızda, bunu SGK sağlık müdürlüklerine götürün, acil durumlar için sizden alınan bütün fark ücretinin tamamını hastaneden geri alabilirsiniz.

18 yaşından önceki Bağ-Kur (4/b) sigortalılığı

Kendi nam ve hesabına bağımsız çalışanların adı 1 Ekim 2008’den önce Bağ-Kur sigortalılarıydı. 1 Ekim 2008’den sonra ise 4/b sigortalıları oldu. 1 Ekim 2008’den önce Bağ-Kur sigortalısı sayılan kişiler, 18 yaşından küçük olsalar bile 04.05.1979 tarihine kadar Bağ-Kur kapsamında sigortalı olabiliyorlardı. 2229 sayılı yasayla, 04.05.1979 tarihinden itibaren 18 yaşından küçüklerin Bağ-Kur kapsamında sigortalı olma imkânları kalmamıştır. 5510 sayılı sosyal güvenlik reform yasasının bütün hükümleriyle birlikte yürürlük tarihi olan 1 Ekim 2008’den sonra da, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan esnaf, sanayici, tüccar ve çiftçiler 18 yaşından küçük iseler 4/b sigortalısı olamamaktadırlar. 04.05.1979 tarihinden önce 18 yaşını doldurmadan Bağ-Kur sigortalısı olan kişilerin hem ödedikleri primler hem de sigortalılık süreleri hem Bağ-Kur kısmi (15 yıl üzerinden emeklilik) emekliliğinde, hem de Bağ-Kur’daki tam (25 yıl üzerinden emeklilik) emeklilikte yaş ve hizmetin tesbitinde aynen 18 yaşını doldurduktan sonra geçmiş sigorta hizmetleri gibi kabul edilip dikkate alınmaktadır. 04.05.1979 tarihinden sonra 18 yaşını doldurmadan Bağ-Kur sigortalısı olanların sigortalılık başlangıçları 18 yaşını doldurdukları tarih olarak kabul edilmekte olup, 18 yaşından önce Bağ-Kur’a ödenilen primler ve sigortalılık süreleri emekliliklerinde yaş ve hizmetin tesbitinde dikkate alınmamaktadır.

Mirası reddedenler SGK’dan ölüm aylığı alabilirler

SORU: Babam bir şirketin ortağı iken vefat etti. Şirketin ve kendisinin şahsî borçları oldukça fazla olduğu için, biz reddi miras dâvâsı açarak babamın borçlarını reddi miras ettik. Ancak, babamın ödenmiş 1200 gün SSK primi var. Acaba reddi miras ettiğimiz için babamdan ölüm aylığı almak için başvursak bu talebimiz SGK tarafından kabul edilebilir mi?  Ahmet Çabuk / Ankara
CEVAP: Mirasın reddi, miras hukuku açısından önemli bir müessesedir. Miras bırakan, öldüğünde, değişik türlerden malvarlığına sahip olabileceği gibi, yüksek miktarlarda borcunun bulunması da mümkün olmaktadır. Bu durumda mirasın reddi müessesesinin önemi ortaya çıkmaktadır. Mirası reddetmek murisin alacak ve borçlarının tamamını reddetmektir. Ancak ölüm aylıkları murisin bütün hakları kapsamına girmemektedir. Redd-i miras edenler sosyal hakların en önde geleni olan ölüm aylığından mahrum bırakılamazlar. Bundan dolayı redd-i miras edenler her ne kadar murisin bütün borç ve alacaklarını reddetmiş olsalar dahi, müteveffa kişinin prim ve diğer her türlü borçlarını ödedikleri takdirde SGK’dan ölüm aylığı alabilirler. Mirastan çıkarılan kişiler ise, 5510 sayılı yasanın “gelir ve aylık bağlanmayacak haller” başlıklı 56'ncı maddesi hükümlerine göre, 1 Ekim 2008’den itibaren ölen kişi üzerinden SGK’dan ölüm aylığı alamamaktadırlar.

Sorularınız için eposta: [email protected] , [email protected]