CEVAP 1: 5510 sayılı kanunun geçici 8. maddesine göre, vergi mükellefi oldukları halde 01.10.2008 tarihine kadar SGK’ya veya Bağ-Kur’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların sigortalılıkları, 01.10.2008 tarihinden itibaren başlatılmaktadır. Bu sebeple, sizin de Bağ-Kur’unuz yani 4/b sigortalılığınız 01.10.2008 tarihinde başlatılmıştır. Vergi kaydınızın başlangıcına göre Bağ-Kur başlangıcınız geriye götürülemez. İş mahkemelerine dâvâ açsanız bile sonuç değişmez, yani sigorta başlangıcınız 01.10.2008 öncesine götürülemez.

Özürlü çocuğu olan kadın dörtte bir oranında erken emekli olur

SORU 2: 2 özürlü çocuğum var. Bir kamu kurumunda memurum. Bir an önce erken emekli olup çocuklarımın yanında kalmak istiyorum. Bu konuda bana ne tavsiye edersiniz?                                    Secgi ÇELİK / Ankara

CEVAP 2: İşçi, memur, esnaf sigortalısı olan bütün bayan sigortalılara 5510 sayılı yasayla birlikte 1 Ekim 2008’den itibaren erken emeklilik imkânı gelmiştir. Buna göre, özürlü çocuğu olan kadınların 1 Ekim 2008’den sonra geçen hizmet gün sayıları dörtte bir oranında arttırılır, emekli olması gereken yaş hadleri de dörtte bir oranında düşürülmektedir. Örnek olarak; 4/c (Emekli Sandığı) sigortalısı kadının başkasının sürekli olarak bakımına muhtaç derecedeki malûl çocuğu, SGK sağlık kurulu tarafından 01.01.2009 tarihi itibariyle sürekli olarak başkasının bakımına muhtaç duruma geldiği tespit edilmiştir. 4/c sigortalısı kadının 01.01.2009’dan sonraki hizmet süresi 1600 gün olup, emeklilik yaş haddi ise 49’dur. Bu durumda kadın sigortalının emeklilik yaş haddinden indirilecek süre; 1600 gün/4 = 400 gün /360 = 1 yıl 1 ay 10 gündür. 49 yaşından 1 yıl 1 ay 10 günlük süre indirildiğinde ise, kadın sigortalının emeklilik yaş haddi 47 yıl, 10 ay, 20 gün olarak belirlenecektir. Dolaysıyla bu örnekteki kadın sigortalı SGK’dan aylık talebinde bulunduğu tarihte 47 yıl, 10 ay, 20 gün yaşını ikmal etmiş olması gerekmektedir.

Anonim şirketin yabancı ortağı Türkiye’de nasıl sigortalı olur?

SORU 3: Türkiye’de kurulu olan anonim şirketimizin yabancı uyruklu yönetim kurulu üyesi olan bir ortağı bulunmaktadır. Türkiye’de ikamet etmeyen ve 2 veya 3 ayda bir Türkiye’ye gelip yönetim kurulu toplantılarına katılan yabancı uyruklu bu yönetim kurulu üyemizin Türkiye’de SGK sigortalılığı nasıl olacaktır? Bu kişilere huzur hakkı ödüyoruz. Huzur hakkından SGK adına prim kesecek miyiz?              Osman BALCI / İstanbul

CEVAP 3: Normal şartlar altında, Türkiye’de kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan anonim şirketlerin yabancı uyruklu olan yönetim kurulu üyesi olan ortakları, Türkiye’de ikamet etme şartı aranılmadan, SGK tarafından zorunlu olarak 5510 sayılı yasa kapsamında 4/b sigortalısı yapılmaktadır. Bu kişiler, ülkemizle sosyal güvenlik sözleşmesi olsun ya da olmasın, yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalıştıklarını, ikamet ettiklerini veya emekli olduklarını, SGK’ya belgeledikleri takdirde, SGK’nın yaptığı 4/b sigortalılık tescili SGK tarafından sona erdirilmektedir. Ancak, Türkiye’de ikamet etmeyen ve Türkiye’ye yönetim kurulu toplantıları için aralıklı olarak gelen yabancı uyruklu yönetim kurulu üyeleri, 5510 sayılı kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi kapsamında zorunlu olarak sigortalı sayılmamaktadır. Bu sebeple, bu kişilere şirket tarafından ödenmiş veya ödenecek olan huzur hakkından, SGK adına sigorta primi kesilmesine gerek bulunmamaktadır. Gerek yabancı uyruklu olan, gerekse Türk uyruklu olup Bağ-Kur (4/b) kapsamında sigortalı sayılan anonim şirket yönetim kurulu üyelerine ödenecek huzur hakkından ise, sadece damga vergisi ve gelir vergisi kesilmek suretiyle bordro düzenlenmesi gerekmektedir.

Sorularınız için e-posta: [email protected] , [email protected]